22.04.2011

Sığ(ın)mak

Neler yapar Evren bu gezegende.
Bir yerlere sığmak zor olmalı hele hele ismin Evren iken...?

evet böyle başlıyordu, telaşlı bir selamın arkasına saklanmış kelimelerdi. nereden, nasıl başlayacağını bilmez bir acemilik vardı kelimelerinde. okurken gülümsedim. nemlenen gözlerimi  sağ elimin tersi ile sildim. onlarca kez okudum, onlarca kez. her seferinde bir kelimenin üzerinden bir cümleye varıp, durdum, soluklandım. sahi ne yapar evren bu gezegende, nereye sığar. sığınır mı yoksa her seferinde, sıcak ve içten bulduğu bir yüreğe. peki ya sonra, sonra ne olur o yüreğe... kış mı erken gelir, mevsiminde geçmez mi havalar. hep mi soğur gün, gece donar.

arkada bıraktığım ayak izlerimin silindiğini biliyorum, hep öyle oldu, belki bu yüzden de geriye dönmek için hiç bakmadım

peki ya yürek izlerin. ya onlar kaldıysa geride, gene de dönüp bakmaz mısın geçmişe. içimde bir buruk gülümseme, yüzümdeki şaşkın ifadede uçuçuyor akşam kelebekleri. yönlerini kaybedip de uyuyacak bir yer bulamayan yarasaların suçu ne?

mutluluk yanımdan gelip geçmesin diye uğraşıyorum

hangimiz bunun için çaba harcamıyor ki... oysa ben bu aralar deniz mevsimi geldi diye açan yıldız çiçeğini geceye saldım. ay ışığında bir rapsodi... dinlememek için kendimi kendi kuytularıma sakladım. güneşi görünce gülen yüzümü, kapı önünde duran kirazın çiçeğine astım. öyle seyirlik ki... geçip gidiyor gibiyim mutluluğun yanından, vardığım yer hep belli. uzatsam gözlerimi, öper misin alnımdan beni.



.


3 yorum:

Pilli Petro dedi ki...

gözlerinin hüzünlü nemini silip gülümsesin bence Evren :))

novella / विश्व dedi ki...

sabah gördüm kendisini, gülümsüyordu yüzü ve parlıyordu gözleri. bakma sen onun yazdığına be pillim. gel git yüreklidir işte bu koç kadını kendini bildi bileli :)

Pilli Petro dedi ki...

seviyorum bu koç kadınını bende :)